Doğanın ortasında
Lüks kavramının gerçek ve lezzetli gıda, doğayla iç içe ve israftan uzak bir tatil deneyimi olarak yeniden tanımlandığı günümüzde, Bakucha Vineyard tüm bunları doğallık, sadelik ve zarafet ile harmanlayan bir bakış ile sunarak, doğayla bütünleşik otel anlayışını tüm kıstaslarıyla karşılayan özgün bir alan yaratıyor.
Yeni bir lüks
Lüks kavramını doğal lezzetler, alan, sakinlik ve huzur olarak yeniden tanımlayan Bakucha Vineyard Hotel, doğa’nın ortasında sunduğu eşsiz tatil deneyimini sadelik ve zarafet ile harmanlayan özgün bir alan yaratıyor.
mİmarİ
Otelin tasarımında yerel öğelerin ve taş, ahşap gibi doğal malzemelerin kullanıldığı eklektik bir mimari stil tercih edilirken, binanın merkezindeki kulenin mimarisi eski Edirne Sarayı’nın Cihannuma Kasrı’ndan esinlenilerek yapıldı. Günümüze ulaşamayan bu özgün tarihi yapıya bir saygı duruşu olarak inşa edilen kule, Istranca’da bulunan eski taş ocaklarından gelen taşlar ile örüldü.
“tarladan sofraya…”
Bakucha’nın mutfağı “Tarladan Sofraya” prensibi ile mevsiminde Arcadia bostanlarından ve civar köylerden temin edilen malzemeler ile özel lezzetler sunuyor. Menüler mevsime göre yenileniyor. Otelde sunulan ekşi maya ekmekler, makarnalar, hamur işleri, reçeller ve sosların tamamı ev yapımı. Bakucha mutfağında bölgede çıkan yaz trüfü, porçini mantarı gibi özel ürünler, mevsiminde alınıp işlenerek saklanıyor ve yıl boyu kullanılıyor. Bütün bunlar hem daha sağlıklı ve kaliteli ürüne ulaşmak hem de yapılan işin dünyaya yarattığı etkiyi kontrollü tutabilmek için. Arcadia’da yetişen atalık buğdaylar taş değirmende çekilerek makarnalar, pizzalar, ekmekler ve hamur işlerinde kullanılıyor. Çok dinamik olan menü, mevsimsel olarak değiştiği gibi o hafta gelen özel bir malzeme bitene kadar girip sonra yerini başka bir tabağa bırakabiliyor. Sürekli sabit kalan klasikler de var elbette.
sürdürülebİLİRLİK
Arcadia Bağları’nın sürdürülebilirlik prensibi doğrultusunda her zaman başrolün doğada olmasına özen gösteriliyor. Doğayı diğer türler ile paylaştığımızın bilincindeyiz. Otelde sabah kuş seslerine uyanan, yürüyüş yolunda her mevsim farklı endemik çiçek türleri ile tanışan misafirlerimiz de bu durumdan çok memnun.
Doğa Dostu Havuz
Otelin yüzme havuzu ozon ile dezenfekte edilen ve tuzdan kendi klorunu üreten doğa dostu bir sistem ile kuruldu.
Yeşil Enerji
Arazide kurulu 500 KWA lık güneş enerjisi santralinden, üretim ve otel operasyonlarının tamamı için gereken yıllık toplam enerjinin iki katı üretiliyor.
Elektrikli araç tercih eden misafirler için, otelin otopark alanında şarj istasyonları bulunuyor.